25 Temmuz 2011 Pazartesi

el altından yazıyorum

Şimdi sor bana neden diye? Arkadan (yaktın beni) Bülent Ortaçgil cevap versin: bi tek sen duy diye, sen bil diye, sen anla diye... Blogun içeriği gittikçe buna dönüşüyor. 'Hotuz' yaşıma gireceğim hala aynı nakarat. Bir de üzerine muayyen edebiyatı... Futbolda şike skandalı aklıma geldiğinde ağlayabilirim, ya da bakkal paranın üstünü verdikten sonra teşekkür etti diye ağlayabilirim, veya elektrik süpürgesi ne de güzel çekiyor diye, olmadı canım kahve çekti diye...
Daha çok hamile bedenlerde vuku bulan bu amansız ağlama hastalığı naçiz bedenimden 2 aydır çıkmıyor. Sinsi gibi yerleşti içime. Hayır, bir de ömür boyu kalırsa bittim ben.
Ya sen uykusuzluk? Pis uykusuzluk, kahpe uykusuzluk! Hep mi sen? Yine mi sen? Are you sen?
O zaman sadece benim için gelsin: Adım adım 30 yaş bunalımı kılavuzu! Bakkallarda ve çakkallarda yok. Yalnızca heybetli kitabevlerinde!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder